30 Aralık 2015 Çarşamba

Genel Olarak 2015 / Arda

 Genel olarak 2015 derken buna özet de diyebiliriz. Bu yazıyı aslında 14.09.2018 de geçmiş tarihi seçerek yazıyorum. Dolapta 2015 'e  ait  küçük notlar aldığım defteri buldum ve bu notları kayıt altına almak istedim.
 Arda için aldığım notlar şu şekilde ;
03.01.2015  : Arda  babaannesine yumurta  toplamaya gitti.
05.01.2015 : Arda 1 aylık oldu.
06.01.2015 : Arda 1.aşısını (Hepatit-B) oldu. Kilosu 5500gr , boyu 54cm
11.01.2015 : Arda halasına yumurta toplamaya gitti.
13.01.2015 : Arda doktor kontrolüne gitti. Kilosu 5650gr olmuş. İşitme testi yaptırdık ve göz doktoruna da göründük.
16.01.2015 : Arda bugün sünnet oldu. (Egepol'de)
17.01.2015 : Arda çok öksürüyor, doktor kontrolüne gittik. Peditus'a devam.
05.02.2015 : Arda 2. aşısını oldu.
20.03.2015 : Arda çılgınca ağlayarak uyandı ve saat 18.00 e kadar kakasını yapmadı.
21.03.2015 : Bahar Hn ın oğlu Can ın doğum gününe gittik. Arda orada da sürekli ağladı. Hep birileri kucağına alarak susturmaya çalıştı. Akşam da babaannemize gittik.
22.03.2015 : Arda'nın gaz sancıları sürüyor. Parka gidip biraz hava aldık. Akşam da Özgür-Fatma ve Mert Efe yemeğe geldi.
25.03.2015 : Arda'nın gaz sancıları sürüyor.
26.03.2015 : Arda'ya kimyonlu su verdik.
05.04.2015 : Arda sabah altını değiştirirken çok ama çok ağladı. Sinan bacağını havaya kaldırdığımda daha çok ağladığını fark etti ve Dokuz Eylül  Çocuk Hastanesi aciline gittik. Kontroller yapıldı ve septik artrit tanısı kondu.Hemen ameliyat olmak için yatış işlemlerimiz yapıldı. Ameliyat sonrası çocuk cerrahi servisine yattık.
06.04.2015 : Çocuk cerrahi servisinde yatmaya devam ettik ama bin türlü surat çektik. Çünkü bu serviste yatmamız gerektiğini düşünen doktorlar tarafından sürekli tepki gördük.
07.04.2015 : Ortopedi servisine alındık. 7 tane erkek hastanın kaldığı bir odaya -Arda erkek olduğu için - yerleştik. Ben o odada Arda'yı nasıl emziririm diye ağlama krizlerine girmişken, bir geceliğine özel odaya geçtik.
08.04.2015 : Nihayet olmamız gereken yere Çocuk Hastanesi'ne geçtik. Artık bizi doktorların sahipleneceği ve hasta olarak kabul edeceği asıl mekanımızdayız.
28.04.2015 : Meltem bizi ziyaret için İstanbul'dan geldi.
01.05.2015 : Güzel kızım Duru'yu bizi hastanede ziyaret edip, eve dönerken Balçova'daki parka götürmüşler. O da kaydıraktan düşüp, ayağını burkmuş. Uzun süre çekti bunun acısını neredeyse 2 hafta okula gidemedi. Allahtan kırık-çıkık yok ama çok ciddi bir travma oluşmuş bilekte.
04.05.2015 : Hastaneden çıktık. Artık ağızdan antibiyotik ile devam edeceğiz. Zinnat denen iğrenç ötesi bir antibiyotiği içirmeye çalışıyoruz minik Arda'ya.
05.05.2015 : Meltem bugün İstanbul'a döndü ve biz hala Zinnat içirmeye devam ediyoruz.
06.05.2015 : Zinnat'ı içemeyip, sürekli kustuğunu söyledik doktora şimdi Augmentin ile devam ediyoruz.
18.05.2015 : Arda'yı hastaneye kontrole götürdük. Kan tahlilleri tekrar edildi ve çok şükür iyiyiz.
20.05.2015 : Arda aşıya gitti. Hastanede olduğumuz sürece aşıları sarktığı için 4.ay aşılarını yeni oldu.
21.05.2015 : Arda ilk kez yoğurt yedi. Ev yapımı yoğurdu sevdi.
27.05.2015 : Arda ilk kez sebze çorbası (kabak, havuç, patates ve pirinç) yedi ve sevmedi.
30.05.2015 : Arda sütlü pirinçli hazır mama denedi. Sevmedi ve yemedi.
31.05.2015 : Arda ilk kez tarhana içti, sevmedi. Tahıllı kahvaltı hazırladım. Onu da sevmedi.
01.06.2015 : Arda'ya biraz daha sulu tarhana hazırladım. İçti. Sanırım bu kez sevdi.
                     Arda ilk kez şeftali suyu içti. Sevmedi.
04.06.2015 : Bu gece sütlü, armutlu, tahıllı gece maması hazırladım. Bayılmadı ama yine de yedi.
05.06.2015 : Arda bugün 6 aylık.
                     Elleri ve dizleri üzerinde durdu. Emeklemeye bir adım daha yaklaştı.
                     ''Tel sara Arda tel sara ''deyince ellerini çeviriyor.
15.06.2015 : Arda Balıkesir'de akşam yemeğinde benim kucağımda ilk kez yoğurt çorbasının suyundan içti.
16.06.2015 : Arda Balıkesir'de ilke kez şeftali suyu, elma suyu ve pekmez karışımından 3-4 kaşık içti.
                    Galiba köpek dişleri çıkıyor. Kıpkırmızı .
20.06.2015 : Balıkesir'den dönüp ,babaannemize iftara gittik. Arda tereyağında un kavrulmuş, hafif acılı mercimek çorbası içti.
22.06.2015 : Arda  tereyağında un kavrulmuş, ezogelin çorbası içti.
25.06.2015 : Arda ıhlamur ile ıslatılmış bebe bisküvisini afiyetle yiyiyor.
26.06.2015 : Arda'nın sağ alt dişi çıktı . Elimle hissettim ,parlak beyaz dişi.
05.07.2015 : Arda bugün 7 aylık. Fotoğraflarını çektik.
09.07.2015 : Arda bugün senkronize şekilde emekleyip, puflara dokunup, kalkmaya çalışıyor. Tabii henüz kalkamıyor.
14.07.2015 : Arda bir süredir tek eliyle tutunarak kendi başına oturabiliyordu. Şu an ise elini bırakarak oturabiliyor.
 
 2015 ajandamı son notumu Temmuz'da alarak sonlandırmışım. Böyle de tembel ve iradesizim işte. Rutin haline gelen her şey bir süre sonra sıkıcı olmaya başlıyor benim için. Olsun! Bu da bir güzellik işte. O günlere ait küçük ,minik notlarım var ve bunları arşivleyebiliyorum.









20 Mayıs 2015 Çarşamba

Duru'nun Durumu



 Duru 1 Mayıs günü hastaneye bizi ziyarete geldi. Geri dönerken de biraz eğlensin ,kafasını dağıtsın diye Balçova daki parka götürmüşler onu. Parkta kaydıraktan düşüp, ayağını burkmuş, sonra da üzerine basamamış. Meltem ve Sinan taşımışlar Duru'yu doktora götürmüşler. Kırık çıkık yokmuş şükür ki.
 Biz 4 Mayıs ta hastaneden çıkıp eve gelince Duru çok kötü olduğunu söyledi, üzerine kesinlikle basamıyor . Tabii emin olamadık ciddi olduğundan. Hastane süreci Duru'yu çok yordu, çok hırpaladı.
Evde yalnız kalmak , anne, anneanne ve kardeşi hastanede kalırken , evde baba ve babaanne ile olmak terk edilmişlik hissi yaşatmış olmalı. Gerçi bu durumdan hiç kimse memnun değildi ve herkes gerçekten çok üzgündü ama Duru'nun bunu anlayabilmesi , yaşananların bir mecburiyet olduğunu fark etmesi ondan beklenemeyecek kadar karmaşık konulardı onun yaşı için.
 Meltem ve ben Duru'yu Egepol'e götürdük. Hala ayağının üzerine basamamasının gerçek nedenini öğrenmek istiyorduk. Bir yandan da Duru'ya onu gerçekten önemsediğimizi , hastalık söz konusu olduğunda ayrım yapmadan doktor ,hastane ne gerekiyorsa yaptığımızı anlatmamız gerekiyordu ona.
Ben hala yeni ameliyatlı sayılırım diye Meltem kucağında taşıdı Duru'yu bütün gün. Neyse röntgen ve mr çekimi sonrasında bilekte ciddi bir deformasyon olduğunu ama kırık yada  çıkık olmadığını bir kez daha öğrendik.
Duru ise tam 20 gün sonra 20 Mayıs ta tekrar okula gidebildi.




 28.Mayıs 'ta okulda anne-çocuk faaliyet günü vardı.
 29.Mayıs 'ta portfolyo günüydü.
 12.Haziran'da Duru'nun okulu kapandı ve karnemizi aldık. Yeşilyurt Bağımsız Anaokulu' ndaki son günümüzdü. Yani son günümüz olduğunu sonradan anladık.
Annem ve Meltem İstanbul'a gitti biz de Balıkesir'e yola çıktık.




 22.Haziran'da ise Duru yaz okuluna başladı. Bu yaz okulu bizim miladımız oldu.
Fatih Koleji'nin yaz okuluna başladı ve çok sevdi. Sonra biz anaokuluna daha doğrusu hazırlık sınıfına ,gideceği okulun hazırlık sınıfına mı göndersek yoksa eski anaokuluna mı gitse derken ve hatta Yeşilyurt Bağımsız Anaokulu 'na kura için ön kayıt yaptırmışken bir anda kendimizi Fatih Kolejinin hazırlık sınıfına kayıt yaptırmış bulduk.
 Bu kararı almamızda Duru'nun kesinlikle aynı anaokuluna gitme istememesi de etkili oldu tabii. Hatta ''Kızım bak şansına kurada yine Eylem Öğretmen çıktı, hem arkadaşından hem öğretmeninden ayrılmayacaksın'' dedim de ''Anne yine aynı bahçe, aynı merdivenler. Ben sıkıldım artık , oraya gitmek istemiyorum'' dedi.
 Tırnaklarıyla kazıyarak gideceği okulun yönünü değiştirdi çocuk.

23 Nisan 2015 Perşembe

Duru'nun Mart / Nisan Ayı Güzellemeleri



 18.03.2015 : Duru bana ''Peki'' dedi. Saat 22.00 ve ben çoook mutluyum. Hey!


 30.03.2015 : Dinlediğimiz şarkı Barış Manço'dan Alla Beni Pulla Beni .
                      Duru'ya göre ise ''Allah Beni Bulabilir''


 01.04.2015 : Duru'nun 2. dişini de gece saat 23.00 dolaylarında çekip, çıkardık.


 02.04.2015 :
   Ben : Kızım sakın yalnızken pencereyi açmaya kalkma tamam mı?
   Duru : Hı hı tamam . Zaten anahtar da yok.
   (Benim küçük saf kızım , pencereden düşünce , kalkıp, yürüyüp, anahtarla kapıyı açıp, içeri girebileceğini düşünüyor. tıpkı çizgi filmlerdeki gibi. )


 23.04.2015 : Biz hastanedeyiz ve benim küçük kızım 23.Nisan törenine yalnız gitti. Yani aslında babası , anneannesi ve babaannesi yanında ama küçük bir çocuğun yanında annesi yoksa hep yalnızdır değil mi?



18 Şubat 2015 Çarşamba

İlk süt dişi düştü ,ağlamaklıyım

 9 Şubat tan beri Duru'nun ön dişlerinin acıdığı şikayetini duyuyoruz kendisinden. Ben hep aft olduğunu düşündüm, göremesem de . Amaaa çok yanılmışım .
 18 Şubat saat 18.15 te ilk süt dişi düştü. Çok duygusal bir an bu. Artık resmi olarak büyüdü . Süreç hızla ilerleyecek artık. O minicik bir bebek değil. Gülümsediğinde bir dişi boş .

14 Şubat 2015 Cumartesi

Duru'dan İnciler



Duru babası ile Manisa'ya kartopu oynamaya gitti. Özgür ve Mert Efe ile buluştular. Yolda giderken Duru espri yapmış .
 ''Mert Efe biliyor musun benim teyzem çok yoğun .Hem  öğretmen hem öğrenci ,yüksek lisans yapıyor. Keşke alçak lisans yapsaydı daha az yorulurdu değil mi? Ahaahaa...


***


Takvimi karıştırırken'' April'' i gördü ve espriyi patlattı.
'' April alemin'' dedi ''Rabbil alemin 'e ithafen.